Ülkelerin kalkınmasında önemli fonksiyona sahip olan turizm sektörünün rekabet gücünün daha da artırılmasında kamudan özel sektöre, sivil toplum örgütlerinden yerel halka, eğitim kurumlarından diğer tüm paydaşlara kadar çok geniş bir yelpazede herkese ciddi görevlerin düştüğü turizm sektörü konjonktürel olarak karşı karşıya kalınan küresel yeni tip korona pandemisi sadece ülkemizde değil tüm dünyada  turizm ve ilişkili sektörleri elbette olumsuz yönde etkilemektedir.                 

     Ancak, yaşanılan bu süreç sona erdikten sonra oluşan yeni dünya düzeni içerisindeki gelişmeleri öngörüp proaktif bir yaklaşım içerisinde oluşturulacak stratejiler sayesinde turizmin ülkemiz için tekrar geleceğin önemli bir yükselen değeri olacağından hiç şüphe yoktur; bu salgının bitmesiyle canlanması ve kısa sürede eski günlerine kavuşması hepimizin ortak temennisidir. Bu bağlamda, Balıkesir ve Türkiye’nin daha yeni ve nitelikli turizm ürünleri ile pazarda bilinirliğinin artırılması önem kazanmaktadır. Dünyanın önemli finans, kültür, tedarik ve dağıtım merkezi konumunda olması kaçınılmaz olan Türkiye’nin elbette önemli bir sağlık üssü haline gelmesi de beklenmektedir ki, kültür odaklı turizm türlerine önemin verilmesi ve sağlık turizmi türlerinin geliştirilmesine yönelik fırsatlar bu çerçevede değerlendirilmelidir.

     Geleneksel olarak bacasız sanayi olarak nitelendirilen turizm sektörünün elbette sürdürülebilir ilkeler çerçevesinde daha da rekabetçi kimlik kazanabilmesi için her kesimden planlı ilkler çerçevesinde gereken önemin verilmesi kaçınılmazdır. Turizm sadece gelir kapısı olarak değil aynı zamanda nitelikli kalkınmanın da önemli bir öğesi olarak değerlendirilmelidir. Tarihte çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış Ülkemiz ve Balıkesir'imiz köklü tarihi geçmişi ile çok sayıda turizm değerini bünyesinde barındırmaktadır. Ayrıca ilimiz zengin doğa güzelliklerine de sahiptir. Mevsimlerin en belirgin olarak yaşandığı güzel ülkemiz ve ilimiz adeta turizm cenneti konumundadır. Son yıllarda ülkemiz turizminin çeşitlenmesine ve dört mevsime yaygınlaştırmasına yönelik çalışmalarda önemli mesafe alındığını görmekteyiz. Her konuda potansiyeli yüksek olan Balıkesir’imizi hakkettiği yere ulaştırmak adına Somut olmayan kültürel miras araştırma çalışmaları, Antik şehirlerimizdeki kazı çalışmaları, ilimizdeki müzelerin günümüz koşullarına uyarlanması çalışmaları, gastronomi çalışmaları, turizmin çeşitlenmesi ile ilgili çaba ve çalışmaları sürdürmekteyiz. Aeneas Kültür Rotasına dahil olmamız, Balıkesir’in Sağlık ve Esenlik Teması ile EDEN Avrupalı seçkin destinasyon ödülü alması, UNESCO Yaratıcı şehirler ağında yer alması bu sürece destek olacaktır. Fakat şunu unutmamalıyız ki turizmden hak ettiğimiz yere gelmek ve bu sektörden ülkemizin ve ilimizin hak ettiği geliri alması için sadece devletimize değil, başta sektör temsilcilerine, işletmelere, akademisyenlere ve bu sektörle uzaktan yakından ilgilenen herkese büyük görevler düştüğünü hiçbir zaman unutmamalıyız. Turizmde dünya ülkeleri arasında elbette rekabet söz konusudur. Siz bu rekabet ortamında turizmi ne kadar çeşitlendirir ne kadar yeni ürün sunar ve turizm işletmelerinde müşteri memnuniyetine ne kadar önem verirseniz o kadar başarı şansını elde edebilirsiniz. Sadece deniz, kum ve güneşten ibaret olmayan ve her bölgesinde ayrı bir güzelliği bulunan ilimiz ve ülkemizde turizm sektörünün yeri ürünlerle çeşitleneceği ve dört mevsime yayılacağına olan inancımız tamdır.

       COVİD-19 korana virüsü gölgesinde girdiğimiz turizm sezonu ve turizm haftası şimdilik yarım kalmış ve hüzünlü olsa da güzel günlerin geleceği ümidiyle turizm camiamızın turizm haftasını kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.

                                                                                                                                                  İlkay KARAAĞAÇ
                                                                                                                                            İl Kültür ve Turizm Müdür V.